Geçen yıl tadilat gören yeni tribünlerine kavuşan Liverpool bu sezon transferde büyük dramaları engelledi. İnandıkları oyunculara yatırım yaparken çekinmediler ama alınan oyuncu sayısını yükseltmemeye özen gösterdiler.
Kuşkusuz en önemli katılım Mohamed Salah. Roma’da çok iyi bir sezon geçiren sol ayaklı sağ kanat oyuncusu hızı ile Liverpool’un ön alanına uyum sağlayacak gibi görünüyor. Defansın arkasına koşular yapabildiği için gol şansı her zaman olan bir oyuncu. Sol ayağı ile bitiriciliği de gayet iyi. Aerobik kapasitesi ve topa yatkınlığı İngiltere Ligi’nde başarılı olabileceğini gösteriyor. Liverpool üçüncü bölgede koşu alternatifleri yaratmakta zorlanan bir ekipti. Özellikle geçen yılın son bölümünde Sadio Mane sakatlandıktan sonra pozisyona girmekte zorluklar yaşadılar. Salah, Mane’nin bu konudaki yükünü hafifletecektir.
Transferde ses getiren bir başka oyuncu da Andy Robertson. Geçtiğimiz yıl bu bölgede James Milner oynamış ve çok iyi iş çıkarmıştı. Hull’dan transfer edilen sol bek Robertson, Milner’a yardımcı olacaktır. Ayrıca sakatlık ve ceza durumlarında Milner’ın birçok mevkide kullanılabilme özelliğini ortaya çıkaracaktır. Robertson dengeli bir oyuncu. Gerektiğinde hızlanırken zorlanmıyor ve pozisyonları güçlü ortalarla bitiriyor. İki yıl önce Sevilla’dan gelen Moreno çok hızlı bir oyuncu ama istenen dengeli performansları ortaya koymakta zorlanmış, özellikle defansif olarak büyük hatalar yapmıştı. Robertson daha güvenilir bir isim olarak alındı. Sezona da iyi bir giriş yaptı.
Bir başka yeni transfer ise Dominic Solanke. Chelsea Academy’den alınan 19 yasındaki oyuncu 1.86 boyunda bir forvet oyuncusu. Güçlü fiziği ve kafa toplarındaki hakimiyeti ile dikkat çekiyor. Ayrıca kaleyi cepheden gördüğü noktalarda çok etkili şutlar atabiliyor. Forvet bölgesinde Firmino, Origi, Sturridge alternatifleri olmasına rağmen yeterli katkıyı alamayan Liverpool, Solanke ile bu durumu iyileştirmeye çalışıyor. Solanke önümüzdeki on yıl isminden çok söz ettirecek bir golcü olabilir.
Jürgen Klopp bu yeni transferlerin dışında bazı genç isimleri takıma kazandırmaya çalışıyor. Meslektaşlarıyla bu bakımdan ayrılan teknik adam Trent Alexander-Arnold, Joe Gomez gibi isimleri ligde kullanmaya başladı bile. Alexander-Arnold bayrak taşıyicı bir oyuncu olacak gibi. Ayrıca hazırlık maçlarında Woodburn de rol oynadı. Onda da yeni Coutinho havası var. Liverpool, güçlü bir Academy’e sahip. Ayrıca gelenekçi bir kulüp. Geçmişte altyapı oyuncularına fırsat verdikçe başarılı olmuşlar. Klopp’un bunu anlaması ve oyuncuları yavaş yavaş alıştırması takdire şayan. Kendini riske atmaktan korkmuyor. İlk onbirde 1-2 genç oyuncuyu kullanmaktan çekinmiyor. Barcelona’nın Avrupa’nın zirvesinde olduğu birkaç yıl önceyi hatırlayalım. Bir altyapı devrimi gerçekleştirmişlerdi. Klopp kendi devrimini kovalıyor. İnandığı oyuncuyu oynatmaktan çekinmiyor.
Transferin son günlerine yaklaştığımız şu günlerde Liverpool gündeminde şunlar var. Geçen yıl takımı için harika bir performans gösteren Lallana bu yıla sakatlıklarla başladı. Çok önemli bir kayıp olacaktır. Coutinho, Barcelona için Neymar’ın alternatifi ve bonservis rekoru kırabilir. Coutinho da takım için son derece önemli bir oyuncu. Coutinho olmadığında Liverpool’un maç kazanması tesadüflere kalıyor. Ayrıca Liverpool eleştirmenleri defansın ortasında yeterince alternatifleri olmadığına inanıyorlar. Bir numaralı aday yine bir Southampton oyuncusu. Virgil van Dijk! İyi bir oyuncu. Nathaniel Clyne’ın da belinde bir sakatlık var, sezon başını kaçırdı. Onun sağlığına kavuşması hakkındaki haber bir transfer gerekliliğini doğurabilir.
Önceki yıllarda şampiyonluk ihtimaliyle ilgili yazılar yazmıştım. Ancak bu sene bu soruyu yanıtlamak için henüz çok erken. Klopp sonuç almak yerine doğru bildiğini yapmak isteyen bir teknik direktör. Aklında şampiyonluk olduğunu bile düşünmüyorum. Liverpool’a bir kimlik verme çabası var. Bunu da başarıyla yapıyor. Bu kimlik sezon sonunda tabloda nerede olur onu konuşmak için kış mevsiminin bitmesini beklemeliyiz.
8 şubat 2012 - 19 aralık 2022, yazıhane