Skip to content

Bir Cenazeden Manzaralar

Beethoven_Funerals

29 Mart 1827’de Viyana sokakları dopdoluydu. Parçalı bulutlu bir havada toplanan binler, tarihin en büyük bestecilerinden birisine vedaya hazırlanıyordu. Tiyatrolar kapalıydı. Herkes oradaydı.

Mozart’ın aksine, kent bir diğer çocuğuna sahip çıkmıştı. 26 Mart 1827’de göklerin gürlediği bir günde ölen Ludwig van Beethoven, güzel bir havada son yolculuğuna uğurlanıyordu. Kaderin cilvesi daha önce 29 Mart’ta, 1795’te ikinci piyano konçertosunun galası yapılmış, 1806’da da üzerine pek titrediği Fidelio ikinci defa görücüye çıkmıştı. Dahinin yıllarca üzerinde çalışıp allayıp pulladığı tek operası, son halini ise 29 Mayıs 1814’te almıştı.

İhtişamın simgesinin tabutunu taşıyanlardan Franz Schubert, cenaze merasiminden sonra arkadaşlarıyla bir restoranın yolunu tutmuştu. Biraz buruktu genç besteci, öyle bir hayranlık besliyordu ki büyük ustaya. Tevatüre göre defalarca sokakta rastladığı Beethoven’la bir kere bile konuşamamıştı, heyecandan her seferinde küçük dilini yutmuştu.

30 yaşındaki genç adam, kadehini kaldırdı ve haykırdı:

Bundan sonra ölecek ilk büyük sanatçıya içiyorum.

Kendi ölümüne kadeh kaldırmıştı Schubert. Çok değil 1.5 yıl içinde son nefesini verecek besteci, Währing Mezarlığı’na gömülmüştü tıpkı büyük usta gibi. 1880’lerin sonunda ikili, ebedi istirahatgâhlarına taşınmıştı. Schubert, iddia edildiği gibi ölüm döşeğinde Beethoven’ı ziyaret etti mi bilinmez ancak bugün Viyana’daki Müzik Evi’nde birbirlerini takip eden odalarda hayranlarıyla buluşuyorlar, Mozart anıtının gölgesinde Zentralfriedhof’da yan yana yatıyorlar.

schub