Skip to content

Acı

Yıllar önce bir cumartesi sabahıydı. Sessiz sakin bir güne uyanan İstanbul, kısa sürede kana bulanmıştı. Olacaklardan habersiz, ibadet için Neve Şalom Sinagogu’nun yolunu tutanlar saat 09.17’de cehennemi yaşamıştı. Susmayan silahlar ve bombalar birkaç dakika içinde 22 kişinin canını almıştı. Ebu Nidal ile ilişkisi bulunduğuna inanılan iki saldırgan da ellerinde patlayan bombalarla parçalanmıştı. Tarihler 6 Eylül 1986’yı gösteriyordu…

Yine bir 6 Eylül… 1983’te New York’tan havalanan Kore Havayolları’na ait uçak Rus hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle düşürülüyordu. Moneron Adası’nın 55 kilometre kuzeyinde vurulan uçakta 269 kişi bulunuyordu. Başta konuyla ilgisi bulunmayan Sovyetler Birliği, sonradan hava aracının casusluk faaliyeti yürüttüğünü iddia etmiş, hattâ Amerika’nın kendilerini kışkırttığını ve savaşa hazır olup olmadıklarını denediğini açıklamıştı. Hasbelkader bir uçağa binmiş üç yüze yakın insandan sadece 13’ünün parçaları bulunabilmiş, geriye sahillere vuran ayakkabılar kalmıştı…

Filistinli teröristlerin 5 Eylül’de başlayıp ertesi güne taşınan eylemi kanlı bitmişti. İlk gün İsrail delegasyonundan bir sporcuyla antrenör öldürülmüştü, 6 Eylül 1972’de dokuz.

6 Eylül 1955… Bu topraklarda neler olduğu hepinizin malumu.

6 Eylül 2015… Söz hakikaten bitiyor.

Bazı günler ‘tarih’ yazıyor, bazı tarihler ölüm yazıyor.