Büyük şampiyon Jim Thorpe, 28 Mart 1953’te Los Angeles’ta öldü. 1912 Stockholm Olimpiyatları’nda pentatlon ve dekatlonda kazandığı iki altın madalyayı boynuna takan Kral V. Gustaf’ın ölümünden üç yıl sonra. Thorpe’un Pensilvanya’da bulunan görkemli anıt mezarının üzerine de Kral’ın sözleri hakkedilmiş: “Bayım, siz dünyadaki en büyük sporcusunuz.”
Dünyadaki en büyük sporcu bir Amerikan yerlisiydi.1 Cesedini Kaliforniya’dan, trenle, memleketim dediği Oklahoma’nın Shawnee kasabasına getiren yerli halk, eyalet yönetimine söz geçiremeyince burada kalıcı bir mezar inşa etmek için kendi aralarında para topladılar. Fakat bir sabah uyandıklarında cesedi yerinde bulamadılar. Müteveffa kocasının bedeni hakkında başka planları olan Thorpe’un üçüncü eşi Patricia, onu çalıp Pensilvanya’ya götürmüştü.
Bess Lovejoy’un harika bir sehpa kitabı gibi adlandırılmış Rest in Pieces: Meşhur Cesetlerin Tuhaf Kaderleri’nde yazılana göre, “Ailenin diğer üyeleri onu Oklahoma’ya gömmek istiyorlardı ama Patricia eyaletin bu konunun üzerine yeteri kadar düşmediğini düşünüyordu. Bir gün Amerikan yerlilerine ait eski mezarlıkta beliriverdi ve polis koruması eşliğinde cesedi alıp götürdü. Daha sonra kocasının cesedini zor durumdaki iki Pensilvanya kasabası Mauch Chunk ve Doğu Mauch Chunk’a önerdi, kasabaların yaşadıkları sıkıntıyı ve birleşme düşüncelerini televizyonda duymuştu. Cesedi buraya gömüp bir anıt yaparlarsa, yeni kasabaya Jim Thorpe ismini verebileceklerini söyledi. Kasabalar anıt mezarın turist çekebileceğini düşündükleri için Patricia’nın teklifini kabul ettiler ama düşündükleri gibi olmadı.”
Minör liglerde iki maçlığına profesyonel beyzbol oynadığı gerekçesiyle geri alınan Olimpiyat madalyaları, 1983’te oğulları Gale ve Bill’e iade edildi. İlk başkanı olduğu APFA, NFL’e dönüştü ve başında bulunan Roger Goodell’i hiç kimse “dünyanın en büyük sporcusu” olarak görmüyor. Oğullarının açtığı dava üzerine 2013’te bir bölge hakimi, Pensilvanya’nın kuzeydoğusundaki Jim Thorpe nahiyesinin NAGPRA adlı yasa gereğince bir müze kabul edilmesi hükmünü verdi. Ancak bir yıl sonra temyiz mahkemesi bu kararı bozdu. Jim Thorpe’un mezarı, oğullarının muhalefetine rağmen, bugün hala 38 kilometrekarelik, 4800 nüfuslu Jim Thorpe, Pensilvanya’da.
“Her zaman gerçekten doğrulanmasa da, antrenman yöntemlerinin farklı müsabaka türlerine yeterince uygun hale getirildiği kabul edilir, mesela bir sürat koşucusu özel olarak 100 metre için hazırlanırken, bir diğeri 200 metre için hazırlanacaktır.
Tabii pentatlon ve dekatlon bunların dışında kalan bir durumdur. Bu aşırı-uzmanlaşmaya yönelik antrenmanın sonuçlarından biri, bir Atleti beş ya da on farklı müsabakayı asgari başarıyla tamamlayabilecek şekilde yetiştirmeye vaktin –ne de, doğrusu, yöntemin– olmamasıdır. Köydeki ilk yıllarında acemilerin devam ettiği birçok dalı kapsayan antrenman, en iyi uygulanabilecek olanıdır, ne var ki bu antrenmanı gerçekten çok yönlü Atletler yetiştirmek amacıyla profesyonel bir şekilde yürütmek için harcanan cılız çabalar başarıyla taçlanmamıştır. Bu durum kolayca açıklanabilir: Her köyün hemen anladığı üzere, W sporunun yasaları, beş ya da on müsabakada zafer kazanacak tek bir Atletle tek bir zafer kazanmaktansa, sırf o yarışlar için hazırlanmış beş Atletle beş yarış kazanmak için her şeyi ortaya koymak evladır zihniyetiyle yapılmıştır.
Dekatlonlar ve pentatlonlarda elde edilen derecelerin hakikaten içler acısı düşüklüğüne önceleri şaşıran Organizatörler, bir ara bu müsabakaları kaldıracak oldular. Sonunda kaldırmaktan vazgeçtiler ama müsabakaları da son derece ilginç bir şekilde yarışmacıların vasatlığına uygun hale getirdiler: Bunları gülmek için yapılan müsabakalar, yarışmaların çoğu sırasında hüküm süren aşırı şiddetli gerilimi seyircilerin üstünden atmaya yönelik sahte müsabakalar haline getirdiler. Pentatlon ve dekatlon yarışmacıları stada soytarı kılığında, yüzleri aşırı boyanmış bir şekilde girerler ve her müsabaka alay vesilesidir: 200 metre tek ayak üstünde sekerek koşulur, 1500 metre bir çuval yarışıdır, uzun atlamada basış tahtası çoğunlukla tehlikeli bir biçimde sabunla kayganlaştırılmıştır, vs. Bu müsabakalarda zafer elbette bazı sportif yetenekler gerektirir, ama asıl oyunculuk nitelikleri, mim, parodi ya da grotesk duygusu gerektirir. Yüzünü gözünü oynatan, tikleri olan ya da hafif özürlü bir acemi, mesela raşitikse, topallıyorsa, biraz ayağını sürüyorsa, aşırı şişmanlığa meyilliyse veya tersine aşırı sıskaysa, ya da ciddi derecede şaşıysa, pentatlon ya da dekatlon takımına alınma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır – ama neşeli bir seyircinin kaba şakalarına maruz bırakılmaktan çok daha büyük risklerle zaten sık sık karşıya kalınır.
Mesela bir kaza sonrasında yarışmaktan ilelebet bertaraf edilen faal bir Atlet, eğer kıdemlilerin haklarından yararlanamayacak kadar gençse ve antrenör olamayacak kadar apaçık yetersizse, gerekli desteği sağladığı takdirde –takım değiştirmenin ender bir örneği olarak– yine bu iki takımda yer alabilir.”2
8 şubat 2012 - 19 aralık 2022, yazıhane