Gümüş maşrapa müsabakaları, yüzyıllar boyunca İstanbul şenliklerinin vazgeçilmeziydi. Ahşap bir direğin tepesine içi altın sikkelerle dolu gümüş bir maşrapa yerleştirilir, yarışmacılar sırayla direğe tırmanmaya çalışır, maşrapaya ilk ulaşan altınların sahibi olurdu. Bazen direğe yağ sürülür, tırmanış iyiden iyiye zorlaşırdı.
Vehbî’nin zarif cümleleri ve Levnî’nin muhteşem minyatürleriyle klasik haline gelen Sûrnâme-i Vehbî,1 direğe tırmanmaca müsabakalarına rastladığımız bir eser. Soldaki minyatürde 27 metrelik bir direk var. Yarışmalar başlamadan önce tepesine çıkıp gümüş maşrapayı yerleştirmeye çalışıyorlar. İkinci minyatürde cambaz, hokkabaz, şişebaz, kadehbaz, perendebaz ve nice mahir hünerbaz maharetlerini gösteriyor. Bir yandan gümüş maşrapa yarışmaları da başlamış; mavi mintanlı, turuncu şalvarlı, kaytan bıyıklı bir abimiz direğe tırmanmaya çalışıyor. Sağdaki minyatürde şenlikler tüm hızıyla devam ediyor ama henüz direğin tepesine çıkabilen olmamış, gümüş maşrapa hâlâ yükseklerden bakıyor.2
8 şubat 2012 - 19 aralık 2022, yazıhane