Bertomeu’nun Hatrına Daha Fazla Yeşil

Sezonun son haftasında,  Londra öncesinde ödülleri dağıtırken Euroleague Razzies Ultimate Winner Sergio Scariolo ve EA7 Emporio Armani Milano’yu Rekabet Kurulu kararları kapsamında dışarıda bırakmaya karar verdik. Panathinaikos’un damgasını vurduğu seçimler, onları gelecek sezon daha çok konuşacağımıza işaret olabilir mi? Bundan Jordi Bertomeu memnun mudur? Bizim pek umrumuzda değil açıkçası. Euroleague’in kendi seçimleri ziyadesiyle skandal içeriyorken İsmail ve Çağrı’nın  seçimleri içinse şöyle buyrun.

---

Alexander Gomelsky Yılın Koçu

Çok macera aramaya gerek yok. Argiris Pedoulakis, Joan Plaza ve Rimas Kurtinaitis harika işler çıkardılar ancak sezonu domine eden isim Ettore Messina. Zoran Erceg ve Aaron Jackson gibi CSKA Moskova için çok da yüksek profilli olmayan oyuncuları transfer etmesiyle başlayıp, Papaloukas’ı yeniden Teodosiç ile yan yana oynamaya ikna etmesiyle devam edip, yarattığı geniş kadronun hakkını verecek şekilde rakibe muhtelif şekillerde zarar verebilecek beşler icat etmesine kadar çok şeyden bahsedilebilir. Obradoviç ortalarda yokken en iyisi o… – İ.Ş.

Rimas Kurtiniatis, standartların dışında bir kadro yapısı ile harika bir iş çıkarttı. Zan Tabak da ufak oynamalarla Laboral Kutxa’yı oldukça iyi idare etti devraldıktan sonra ama hala Dusko Ivanovic’in playbook’unu kullanıyordu. Luca Banchi’nin stretch offense işini harika uygulayıp, büyük renk kattığını düşünüyorum. Xavi Pascual’in sisteminin en kilit adamlarını bırakmak zorunda kalıp, en güvendiği oyuncusundan verim alamamasına rağmen şampiyonluk adayları içerisindeki en ikna edici basketbolu oynar hale gelen takımda gerçekleştirdiği dönüşüm de çok etkileyiciydi. Yine de hiçbiri gözüme Joan Plaza’nın yaptığı iş kadar özel görünmüyor. Zalgiris’in oyunu eninde sonunda çözülecekti1 ama o hem yeni çözüm önerileri getirdi hem de her türlü şanssızlığa ve saçmalığa rağmen bütün sezon çok sıkı basketbol oynattı. Playofflarda yer alamamaları gerçekten büyük şanssızlık. – Ç.T.

En Değerli Oyuncu

Viktor Khryapa. Sayı mı lazım? Maç başına %51 saha içi isabetle 10 sayı atar. Ribaund mu lazım? 28 dakikada 7.5 ribaund alır. Asist mi gerekiyor? Forvet ya da pota altı pozisyonundan maç başına 3.8 asist yapar. Top mu çalmak gerekiyor? 1.6 top çalar. Blok mu lazım? Maç başına yaklaşık bir blok yapar. Khryapa tartışmaların çok ötesinde bir basketbol oynuyor bu sezon. – İ.Ş.

Khryapa iyi güzel de hem çok maç kaçırdı, hem de CSKA’yı pek tatminkar bulmadım. Spanoulis de Olympiacos kadar istikrarsız olmasa da biraz dalgalı seyretti. Bobby Brown’ın oyunundan da çok etkilendim ama Euroleague kendisini son 10 oyuncu arasına almayarak nasıl bir sirk olduğunu tekrar gösterse de kariyerini muhtemelen MVP’lik performans sergileyerek tamamlayacak olan Pete Mickeal benim favorim. Sezonun en ikna edici takımının kritik maçlarındaki büyük performansları ve Real Madrid’in ACB finalleri için ona önlem olarak Tremmell Darden’i almış olması ona dair çok şey anlatıyor . – Ç.T.

“Shaun Stonerook” En İyi Savunmacı

Kanye West olsa “Yo Stephane, I’m really happy for you. I’ll let you finish. But Khryapa had one of the best defensive performances of all time”2 derdi. Victor Sada, Jamon Gordon, Shawn James ve Stephane Lasme gibi çok başarılı isimler var ama ligin savunma ribaundu lideri top çalmada üçüncü ve blokta 13. sırada yer alıyorsa bu argümanı kanıtlamak için istatistiki veriler de mevcut demektir. – İ.Ş.

Gabon Beast olmasaydı, Panathinaikos hiç toparlanabilir miydi bilmiyorum. Oyuna etkisi istatistiklerden çok öte. Stephane Lasme, no question. – Ç.T.

Rising Star

Kostas Papanikolaou. Eksik olduğu düşünülen her özelliğini geliştirip faktör oyuncusu oldu. NBA’e gitmesi çok uzun zaman almayacak, hazır buradayken ödülünü almalı. – İ.Ş.

22 yaş kuralı bana saçma geliyor. Ama kitabına göre seçeceksek, K-Pap tabi ki. 52.7% üçlük nedir birader? – Ç.T.

Yılın Yöneticisi

Ferdinando Minucci. Siena’da kararları Jacopo Menghetti’nin vermediğini herkes tahmin ediyor. Bu yüzden ödülün ona gitmesinde de sakınca yok. Ciddi bir maddi krizdeyken çok önemli yıldızları satarak bonservis ücreti kazanmak ve yeni yıldızlar yaratmak konusunda harika iş çıkardılar. Bu sırada takım kapalı gişe oynamaya devam etti ve çeyrek finali son anda kaçırdılar. Daha ne olsun? – İ.Ş.

Joan Creus. Barça’daki dönüşüm ancak bu kadar iyi şekilde halledilebilirdi. Özellikle Ante Tomiç’in onun gibi bir oyuncu için kelepir fiyata kapatılması on numara iş. – Ç.T.

En İyi Beş

Vassilis Spanoulis-Juan Carlos Navarro-Rudy Fernandez-Viktor Khryapa-Nenad Krstiç – İ.Ş.

Bobby Brown-Vassilis Spanoulis-Pete Mickeal-Viktor Khryapa-Ante Tomiç – Ç.T.

En İyi İkinci Beş

Bobby Brown-Dimitris Diamantidis-Kostas Papanikolaou-Paul Davis-Ante Tomiç – İ.Ş.

Milos Teodosiç-Ricky Hickman-Kostas Papanikolaou-Nikola Mirotiç-Paul Davis – Ç.T.

Atiker Yılın Çaylağı

Paul Davis. – İ.Ş.

Mike Bramos. Asıl olayı atletizmi diye bildiğimiz bu arkadaşın aşırı dalgalı bir sezonda Diamantidis’den daha istikrarlı oynayacağını, üçlükleriyle kaç maçın kahramanı olacağını sezon başında söyleseydiniz biraz gülerdik. Trinchieri için harika bir sürpriz oldu bu yaz için. Almanya Türk futboluna, Florida’nın Yunan basketboluna yetiştirdiği gibi yetiştirmiyor. – Ç.T.

En Overrated Oyuncu

Erazem Lorbek. Geçen sezona kadarki performansına saygımız sonsuz. Ancak “ha oynadı, ha oynayacak” diye geçti sezon. Geçmişinin hatrına hürmet görüyor. – İ.Ş.

Rudy Fernandez de olabilir ama benim favorim Marcelinho Huertas. Doğru tercihler üzerine kurulu düzenin oyuncusu değil, her fırsatta haldır huldur koşmaya çalışması bazen çok sıkıntı yaratıyor. Bilemiyorum Altan, hata marjının sınırlı olduğu taktik disiplinin önem kazandığı maçlarda saatli bomba gibi sanki. Sergio Rodriguez’le takas olsalar, iki takım da tam istediği tarzda bir guarda sahip olsa fena olmaz sanki sevgili İspanya halkı. – Ç.T.

En Underrated Oyuncu

Jamon Gordon. Bu sezon ondan daha iyi beş oyun kurucu daha saymak mümkün değil. İyi bir savunmacı olmasının yanı sıra üst üste ikinci sezon da Euroleague’de önemli bir karar verici olabileceğini gösterdi. – İ.Ş.

Vamos Azerbaijan. Real Madrid’in kritik galibiyetlerinin arkasındaki bence bir numaralı isim. Göründüğünden çok daha fazla can yakıyor Jaycee Carroll. – Ç.T.

En İyi Transfer

Paul Davis. Bu seviyelerde adı çok geçmezken, Avrupa’nın en değerli uzunlarından biri haline geldi. – İ.Ş.

Ante Tomiç. Bu kalitede adamı bu kadar ucuza… – Ç.T.

En Kötü Transfer

Bu soruya cevap verirken sezon başındaki durumu gözden geçirmek lazım. Yani en kötü performans gösteren yeni transfer değil, en kötü transferi seçmek önemli. Bo McCalebb’ın, Mike Batiste’in, Vladimir Daşiç’in iyi transferler olduklarını düşünüyordum. Bir şekilde beklenen performansı gösterememiş olmaları onları kötü transfer yapmaz. Bozidar Maljkoviç ise kötü transferdi. Geçmişin önemli koçlarından biri olan Boja’nın 2013 basketboluna uymayacağı çok açıktı. Görünen köy kılavuz istemedi… – İ.Ş.

Hilton Armstrong. Paris, NBA’de takıl, buralara pek uğrama dostum. Panathinaikos, bu sezon çok saçmaladı da bunun gibisi yok hakikaten. – Ç.T.

Sezonun Sürpriz Olayı

Kostas, iyi olduğunu biliyorduk ama %53 üçlük biraz abartı değil mi? – İ.Ş.

Gerçek anlamda enkaz devralıp, sınırlı sayıdaki hamlesinden en önemlisi Jordan Farmar da çok tatmin edici oynamamışken şampiyonu playoffta son maça zorlamak önemli olduğu kadar sürpriz benim açımdan. Semih Erden’den şu katkının alınabileceğine hayatta inanmazdım. Oktay Mahmuti’nin başarısı bu sefer şaşırttı açıkçası. Yine de iyi takım olduklarını düşünmüyorum bu kadro yapısıyla. – Ç.T.

En Başarılı Takım

Panathinaikos. Yaşanılan onca şey sonrasında sadece iki oyuncuyu tutarak yola devam ettiler. James Gist, Roko Ukiç, Hilton Armstrong, Stephane Lasme, Marcus Banks gibi Avrupa ya da NBA’de istenmeyen/köşeye atılmış oyuncularla bir kadro kurdular. Sonunda kimliklerine kavuştular ve her zaman alıştıkları yerdeler. – İ.Ş.

Montepaschi Siena. Top 16’daki bu kazık gruba 6-0 başlarken şans yanlarındaydı ama sonrasında pisi pisine o kadar kötü maçlar kaybettiler ki sezonu tamamlayış şekilleri onları biraz geri plana itti. Sadece ayrılan oyunculardan, koçlarından daha fazlasını içeren bir değişiklik yaşadılar. Luca Banchi, savunma uzmanı bir takımdan sıra dışı bir stretch offense takımı yarattı. Alışılmışın dışında bir oyun oynamaları onların sahadaki detaylara önem vermediği izlenimi yanıltmasın. İşin X’s and O’s kısmında oldukça etkileyici şeyler sunduklarını düşünüyorum. Minucci, sezon başlarken bizi bu kadar hafife almayın, iddialı olacağız dediğinde, bunu bu kadar renkli bir şekilde yapacağını düşünmemiştim açıkçası. – Ç.T.

En Büyük Hayalkırıklığı Yaratan Takım

Fenerbahçe Ülker. Sezon başında kendini başka bir ülkede de kanıtlamak isteyen Simone Pianigiani’nin takımın başına getirilmesi ve Bo McCalebb gibi elit bir oyuncuyla yola çıkılması heyecan vericiydi. Sezon öncesi tahminlerde ilk dörtte yer alan Fenerbahçe, TOP 16 grubunu son sırada tamamladı. – İ.Ş.

Fenerbahçe’nin kadro yapısının bir yerden sonrasını kaldırmayacağını düşündüğümden olsa gerek, bu kadarı çok fazla olsa da başarısız bir sezon geçirmesine çok şaşırmadım belki de. David Blatt da Maccabi’yi buraya sokmaya yakındı ki pek çok açıdan hiç de tatmin etmeyen bir sezon geçirdiler. Ultimate Razzie Winner Milano’yu ise almayacağız diye söz vermiştik ama Baskonia’yı bile diriltecek kadar rezil bir takımdılar hakikaten. Hayal kırıklığı da değiller aslında ama Sergio Scariolo’nun hala işin başında nasıl olduğuna dair komplo teorilerimiz bile tükendi. Yahu Papa bile gitti adam hala orada. – Ç.T.

“Giorgos Printezis” En Çok Gelişme Gösteren Oyuncu

Jamon Gordon. İki sene önce final four oynayan takımın havlu sallayıcısı olarak görev yaparken, şimdi Final Four’u son maçta kaybeden takımın lideri konumuna geldi. – İ.Ş.

Victor Sada bayağı hak etti ama saha dışı cıvıklığı ile Televole Akın Sel’in bile sınırlarını zorlayacak Joe Ingles’ın hücumdaki dağınık adamdan yeri gelince hücumu bile yönlendiren adama dönüşümünü dehşet içinde izledim resmen. Bravo Xavi! – Ç.T.

Özaslanlar Amortisör Sezonun Maçı

Barcelona-Panathinaikos serisinin ilk dört maçının tamamı. – İ.Ş.

Bamberg-Partizan, kelimeler kifayetsiz. Şanssızlığın doruklarında bir takımın,3 mucizeleri seven bir takıma karşı gerekli her türlü hatayı yapmasına rağmen maçı kazanıp, sonunda Top 16’ya kapağı atması yeterince sürreal de uzun zamandır “intensity” denen şeyi bu kadar iyi tanımlayan bir maç izlemedim. Chris Fleming’in sonrasındaki sözleri için bile yeter: “I am pretty damn happy. It means a lot. It would have been tough to walk into the locker room and talk to those guys tomorrow.” – Ç.T.

“Hala Pionir” En İyi Atmosfer

OAKA, çeyrek final serisi üçüncü maçı… – İ.Ş.

Genel olarak Zalgirio Arena, özellikle Rudy Fernandez’i karşılama maçı. – Ç.T.

“Zeljko Obradovic” En Çok Özlenen Şey

NBA’ciler. Nicolas Batum’undan Andrei Kirilenko’suna ligin kalitesi çok artıyordu. Şu anda Avrupa’dan yetişen 40 civarında elit oyuncu NBA’de ve bu durum Euroleague’in yetenek toplamını çok etkiliyor. Ginobili’lerin Kukoç’ların olmayışına alışmıştık ama Kirilenko ve Batum gibiler ağzımıza bir parmak bal çalınca özlemimiz aklımıza geldi. – İ.Ş.

Eski Top 16 yoğunluğunu geri getirin lütfen. Bu saçma sapan format değişiklikleri işin keyfini kaçırdı biraz. – Ç.T.

“Gianmarco Pozzecco” Adam Keyif Ya

Sarunas Jasikevicius. Beni en çok etkileyen şey4 ciddi şekilde savunma yapması. Kazanmayı bu kadar iyi bilen, oyunu bu kadar iyi okuyan başka biri daha yok. 50 yaşına kadar oynasın! – İ.Ş.

Davis Bertans zaman zaman acayip keyif veren bir oyun oynadı ama tabi ki Saras! – Ç.T.

“Vladimir Romanov” En Fantastik Şahsiyet Ödülü

Romanov’un olduğu bir yerde bu ödülün başkasına gitmesi üzücü ancak 2013’ün en fantastik şahsiyeti kesinlikle Andrey Nechaev. Takımı eski usul yönetmeye çalışan, maaşları birkaç ay geciktirerek işleri yürüteceğini düşünen Nechaev, Khimki’nin eline geçen altın fırsatın kaçmasındaki en önemli sebep. Tarih bunu da yazsın. – İ.Ş.

Dimitris Giannakopulos’tan beklentilerim yüksekti ama bu kadar olabileceğini düşünmemiştim. Sadece Prasini’nin son günlerdeki manşetleri bile onu buraya koymaya yeter. Amcasını suçladığı, kulübün maddi durumunun aslında çok daha kötü olduğundan bahsettiği ünlü basın toplantısından sonra,5 yasaklara karşı SEF’te benche oturan, rivayete göre Antonis Fotsis’i geri getirmek için gerekli parayı kupa finaline oynadığı 500.000 Euro’luk bahisle çıkartan ve sonrasında da polis teşkilatına motosikletler bağışlayan Giannakopoulos Jr., Jordi Bertomeu’ya karşı açtığı savaşta da geri adım atmış değil. The best is yet to come… – Ç.T.

Bu Çocuğa Dikkat

Leo Westermann. Allah nazarlardan korusun, bu yaşta oyun görüşü ve liderliği en tecrübeli oyuncuların bile önünde. Muazzam bir oyun kurucu geliyor. Rytas’tan Nemanja Nedoviç, Barcelona’dan Alex Abrines ve Marko Todoroviç, Prokom’dan Mateusz Ponitka da bu listeye giriş yapar. – İ.Ş.

Evladım Leo olmak üzere6 başta Davis Bertans ve tüm Partizan denebilir aslında. Ama Jaka Blazic, genç yaşında müthiş bir olgunluk gösterdi bu sezon. Adriyatik Ligi’nde çeyrek aralarında kusmak zorunda kaldığı bir maçın son çeyreğinden önce 32 sayıyı göndermişti bile, yürekse yürek.7 – Ç.T.

London Towers En Kötü Takım

Asseco Prokom. Kemzura çok uğraştı ama kadrosundaki önemli oyuncularından biri Raşid Mahalbasiç olan bir takım ne yazık ki Euroleague’de en iyilere karşı rekabet edemez. – İ.Ş.

20 yıla yakındır Beşiktaş’ın Euroleague’de oynamasını hayal etmiş biri olarak, bu işin bu kadar büyük bir işkenceye dönebileceğine hiç inanmazdım. Ödenmeyen paralar, kısıtlı imkanlar, yönetsel sorunlar falan varken kimseden yüksek beklentilere sahip olmak ya da onları yargılamak mümkün değil elbette. Yine de bu kadar maçlara hazırlıksız, bu kadar nerede olduğunun farkında olmayan bir görüntüyü London Towers’dan sonra geçen sezon KK Zagreb’le bile görmek oldukça şaşırtıcıydı. Bir daha göreceğimi hiç düşünmüyordum. Bu kadar kötü takımlar genelde Top 16 göremez ama Beşiktaş ilk maçlarından sonra öyle bir dibe vurdu ki Top 16 tarihinin uzak ara en kötü takımı olarak hatırlanacak yıllarca. Hücumun 20 saniyesinde Patrick Christopher’ı perdeden çıkarıp, ona topu aldırmayı beceremeyen sonunda top kaybıyla biten hücumlar hala kabus gibi aklımda. – Ç.T.

“Rudy Fernandez” En Pislik Oyuncu

Ben susuyorum, görüntüler konuşsun…8 – İ.Ş.

Matt Walsh sezona geç giriş yapmasa büyük adaydı, Felipe Reyes de oldukça istikrarlıydı ama Rudy’nin Zalgiris’e karşı Home Run’ı işi çok önce bitirdi. – Ç.T.

“Pascal Dorizon” En Kötü Hakem

“Hakem konuşmayı sevmem ama” Christos Christodoulou kadar kötü bir hakem hayatımda görmedim. – İ.Ş.

Slovenya acayip bir jenerasyonla geliyor, Damir Javor çok çok büyük prospect. – Ç.T.

Sezonun Fotoğrafı

Tüm Avrupa’ya sorsanız oy birliğiyle herkes aynı cevabı verir. – İ.Ş.

15 sene önce Kombassan’ın maçlarında küçük bir salonda gördüklerimi aşabilecek bir şey olduğunu düşünmezdim, ta ki OAKA’ya kadar… – Ç.T.

Bu Sezondan Ne Öğrendik?

Gelenek sahibi olmak, para sahibi olmaktan daha önemliymiş. – İ.Ş.

Dimitris Diamantidis hala Avrupa’nın bir numaralı oyuncusu. Vassilis Spanoulis çok yakın ama hala orada değil. – Ç.T.

1. Görece basit hücum şablonlarının Romanov devrinde çabuk verim almak adına şart olduğunu ekleyelim. [↩]
2. https://www.youtube.com/watch?v=1z8gCZ7zpsQ [↩]
3. Sam Meyerkopf’un şu yorumu kadar Freak City’nin trajedik durumunu iyi anlatan bir şeye rastlamadım henüz. “Watching Marko Popovic hit those free throws felt like I was at someone’s death bed and they were pulling the plug. That was painful.”  [↩]
4. bire birde dribling savunması hariç [↩]
5. http://www.youtube.com/watch?v=IRWcDOjR7SQ [↩]
6. Adriyatik finalinde maçı söküp alarak bambaşka biri haline geldiğini tekrar gösterdi önceki hafta. [↩]
7. Euroleague Fantasy Challenge’ın üst sıralarında gezindi uzunca bir süre bu arada. [↩]
8. https://www.youtube.com/watch?v=tCDerpBv95I [↩]