Skip to content

Dunlop Değil, Dunlap

Bu tuhaf seçimi nasıl açıklamak gerekiyor? Bence açıklamaya gerek yok, çünkü Bobcats tıpkı geçen sezon olduğu gibi açıklanmaktan çok olduğu gibi kabul edilmesi gereken bir performans beklentisiyle takımı inşa ediyor.

Geçtiğimiz ay içinde Charlotte Bobcats, takımın koçluğuna Mike Dunlap’i getirdiğinde ne İngilizce wikipedia’da, ne de -doğal olarak- kutsal bilgi kaynağı ekşi sözlükte kendisiyle ilgili açılmış bir başlık vardı. Google Trends’ten bakıldığında sadece 2006 yılının yaz aylarında (Nuggets asistanı olduğunda) adının aranma sıklığı asgari sınırı geçebilmişti. Kimsenin tahmin etmediği bir şekilde St. John’s Üniversitesi’nin geçici baş antrenörü Dunlap Bobcats tarihinin beşinci, Michael Jordan takımı satın aldıktan sonraki ikinci koçu oldu.

Yine şu an NBA’de aktif koçluk yapan 28 isme baktığımda hiçbiri NBA’deki ilk baş antrenörlük kariyerine sayın Dunlap kadar geç başlamadı.1 55 yaşındaki Dunlap, koçluk kariyerinin yarısına yakınını çeşitli NCAA takımlarında asistanlık yaparak geçirdi. Bobcats’in görüşme yaptığı 10 adaydan eski NBA koçu olmayan veya o sıralarda bir NBA takımında asistanlık yürütmeyen tek aday olduğundan büyük adaylar arasında adı hiç geçmiyordu.

Öyleyse bu tuhaf seçimi nasıl açıklamak gerekiyor? Bence açıklamaya gerek yok, çünkü Bobcats tıpkı geçen sezon olduğu gibi açıklanmaktan çok olduğu gibi kabul edilmesi gereken bir performans beklentisiyle takımı inşa ediyor. Elde büyük bir cap boşluğu var ancak hiç kimse bu takımdan hemen bir playoff takımı olmasını bekleyemez. Rich Cho’nun -diğer bütün rezil ve çıkış arayan takım yöneticilerinin bu aralar olduğu gibi- eski takımı Thunder modelini uygumaya çalıştığını artık herkes biliyor ve bu modelin ana direği koç değil, en az 3 drafta yatılarak kadroya katılmış genç yıldızlar. Bobcats henüz 1 kez drafta yattı. Bu durumu “sonuncu olması amacıyla bir takım kurmak” şeklinde de ifade edebilir başkaları, ama bence aynı kapıya çıkıyor. Başkaları ne düşünür bilmiyorum ama vasatın altında bir takımsanız en az 1 tane 1. sıra veya o ayarda bir oyuncuyu draft edemeden bir küçük pazar takımının şampiyonluk adayı olamayacağına ben ikna oldum. Her sene 8-9 civarından seçilecek adamlarla şampiyon olunmuyor. Serbest yıldızlar da belirli şehirlere gelmek istemiyor. Bu yüzden Bobcats bilerek ve isteyerek hiçbir hamle yapmadan geçen sezona girdiyse, geçmiş yılların aksine kızmayacağım bu durumun sorumlularına.

Ama illa ki bir açıklama gerekirse, muhtemelen çok ucuz, çok hevesli, kendini kanıtlamak isteyen ve kolej seviyesinde uzun yıllar çalışmaktan gelen öğreticilik düşüncesini benimsemiş daha uygun bir başka aday bulunmaması diyebiliriz. Final aşamasında Jerry Sloan, Brian Shaw veya Quin Snyder’dan birinin olması bekleniyordu. Ancak Sloan adaylıktan çekildi, iddialara göre Brian Shaw da bu görevi istemedi. Tarihi bir rezillikle sonuncu olmuş, üstelik 1. sırayı da kaçırmış bir takımın başına kimsenin koşa koşa geçmesini bekleyemezdik tabii. Jordan karar aşamasında Dunlap’i bir kez daha görüşmeye çağırdı ve görevi ona teslim etti. Ama bu seçimde Rich Cho’nun da en az Jordan kadar etkili olduğu düşünülüyor.

Basketbolseverler arasında şüphe ve şaşkınlıkla karşılanmış olsa da birlikte çalıştığı koç ve oyuncular, hakkında çok olumlu konuşmuşlar. Kendisi için düzülen övgülere bakılacak olursa birkaç ana nokta ön plana çıkıyor: Basketbolun temel prensiplerini iyi biliyor ve onlara çok bağlı, işine adanmışlığı üst düzeyde, antrenmanlarını sabah 6’da başlatacak ve oyuncuları son derece sıkı çalıştıracak denli disiplinli, ancak saha dışında oyuncularla iyi ilişkiler sürüyor. Nuggets döneminden asistanı olduğu George Karl onun defansif bilgisini övmüş. Takımın genel olarak hücuma hızlı çıkıp transition fırsatları kovalayan, savunmada da çok baskı yapan bir kimliğe bürünmesini beklemekle birlikte alan savunmasını da kullanacağını düşünüyorum.2 Hakkında duyulabilecek en ilginç bilgi ise koşu tutkusu, üstelik bildiğimiz mesafelerden değil, tam 100 millik (160 km) bir dayanıklılık koşusunu 23 saatte tamamlamış, 1989’da. Okumayı çok sevdiği ve entelektüel seviyesinin yüksek olduğu da söyleniyor ki sırf son 2 cümlede yazdıklarım bile kendisini “birey olarak” takdir etmeme yetiyor.

Geçmişinde büyük sportif başarılar yok. NCAA Division 2’de bir Colorado okulu olan Metro State’le kazandığı 2000 ve 2002 şampiyonlukları var. Amerika dışında Avustralya’da 3 sezon Adelaide takımıyla çalışmış. Geçen sezon geçici olarak başına geçtiği St. John’s ile 13-19’luk bir derece elde etmiş, sezon sonu turnuvasına katılamamış. Neyse ki Bobcats’in acil bir somut başarı isteği yok.

Takımdaki oyuncularla ilgili düşüncelerine, oynatacağı sistemle ilgili detaylara girmeye gerek yok, nasılsa başta verilen sözlerin bir şekilde sahaya yansımadığına defalarca şahit olundu. Günü gelince sahadaki oyuna bakmak daha doğru olacak. Şimdilik sadece takımı yüksek tempoda oynatmak istediği, topu taşıyan oyunculara hücumda daha çok sorumluluk vereceğini söyleyebiliriz. Dunlap geçtiğimiz günlerde takımda şutör eksikliğinden, geçen sene %29’la ligin en kötü üçlük atan takımının iyi şutörlere ihtiyacından bahsetmişti. Akabinde Ben Gordon geldi ama bunun takımın dertlerini düzelteceğini düşünüyorsa büyük hata eder. Geçen sene de %42’yle atan Reggie Williams gelmişti ama Bobcats formasıyla %30 attı. Kişilerden çok sistemle gelişir bir takım, iyi şutörler iyi pota altı silahlarıyla anlam kazanır. Görünen o ki Dunlap’in sistem olarak düşündüğü şey herkese %100 kurallara uygun turnike atmayı öğretmek ve takımın kondisyonunu yüksek tutmaktan ibaret. Şimdilik, umarım yanılırım.

Bobcats’in çok sayıda genç ve potansiyelli oyuncusu var ve hiçbiri takım içinde sorun yaratacak karakterler değil, sanırım Michael Kidd-Gilchrist de böyle. Bu yüzden Dunlap’in muhtemelen takımda estireceği aşırı disiplin havası isyana yol açmayacak ve oyuncuların gelişiminde büyük katkısı olacaktır, özellikle Kidd-Gilchrist ve Biyombo’nun buna çok ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Ve sonuç ne olursa olsun, en azından kısa vadede kimse onu görevini iyi yapamamakla suçlamayacak çünkü geçen seneden daha kötü olunmayacağını herkes biliyor. Beklentiler düşük. Bu yüzden işinin nispeten kolay olduğunu söyleyebiliriz, çünkü lig sonuncusu olunsa bile söylediği tarzda bir takım yaratması, onun başarılı addedilmesine yetecektir. Yaptığı her güzel şey yanına kar kalacak, en az 2 yıl da kredisi olduğunu düşünüyorum.

Dipnot (yazının başlığıyla ilgili): Üşenmeyip google’dan Türkçe sayfalarda (“mike dunlop” bobcats) ve (“mike dunlap” bobcats) şeklinde iki arama yaparsanız Dunlop’la ilgili 3,500 civarında, Dunlap’le ise sadece 550 civarında sonuç çıktığını görecekseniz. Tüm dillerde (“mike dunlop” bobcats) araması yaptığınızda zaten çıkan toplam sonuç sayısı 4,000. Spor basınımız sağolsun hep ezber bozduğunu iddia edenlerle dolu olsa da pek çoğu işini ezbere yapıyor, onlardan “alıntı” yapanlar da hiç sorgu sual olmadan alıyor. Kimse “aga bu nedir” demediğinden haber yanlış şekilde yayılmaya devam ediyor. Ama zaten Bobcats son yılların en çok dalga geçilen, ama aynı zamanda ne yaptığı en umursanmayan takımlarından biri olduğu için, şu güne kadar takıma Charlotte Hornets demeyi sürdüren Amerikalı kelli felli yazarlar bulunduğundan böyle bilinmesi dünyanın sonu değil.

  1. Thibodeau ve Larry Drew 52 yaşında başladı belki ama çok uzun NBA asistanlık tecrübeleri vardı. []
  2. Mike Dunlap’in basketbol fundamental’ıyla ilgili eğitim DVD’leri var, orada çeşitli alan savunması türlerini, transition hücumunun inceliklerini anlattığı bölümler mevcut, bir örnek: http://www.youtube.com/watch?v=ouioVKo5eZc []