Skip to content

Bundes-sohbet #2

Biz geçen ay yine Bundesliga'dan aldığımız tadı hiçbir şeyden almadık...

Aradan bir ay daha geçti ve biz yine Bundeschat’e giriştik. Baktık, geçen sefer yerin dibine soktuklarımız bizi tekzip etmeye, maşallah dediklerimiz de bir ay daha yaşamamaya karar vermişler. Teknik direktörlerin bıyıklısından girdik, diğer Hollandalı’dan çıktık. Gözleri über über bakan Alman gençlere hakkını teslim edip, önce Kiessling’in olmayan golünü anlamaya, sonra da ilk sohbetimizden bu yana atılan en güzel beşer golü seçmeye çalıştık.


F.Ö: Geçen sefer konuşmadığımız Berlin’le başlayalım mı? Son 4 haftada 7 puan aldılar. Son hafta da Bayern’i bayağı bir zorladılar, aslında galibiyeti kaçırdılar kaçan gollere bakınca.

O.C.S: Valla ben aslında o kadronun bayağı yetersiz kalacağını düşünüyordum bu tip bir giriş için ama çok sürpriz kişiler çıktı. Allagui misal. Kötü oynayan kimse yok takımda, bence bunun en büyük sebebi de Jos Luhukay. Sen neye bağlıyorsun?

Jos_Luhukay

Jos Luhukay

F.Ö: Takımın zayıf bir yönü yok gibi gözüküyor. Devamlılıkları var, disiplinliler. Az kart görüyorlar,  sakatlanmıyorlar, Allagui bile dediğin gibi formda teknik ekipten daha önde bir sebep yok gibi. Hollandalı teknik direktörler Bundesliga’yı seviyor herhalde.

O.C.S: Onu diyecektim bak. van Marwijk gelir gelmez toparladı gibi. Yine Schneider de öyle. Teknik direktör performanslarına bir bakmak lazım aslında.

F.Ö: Evet van Marwijk bir anda Hamburg defansını toparladı.1 Zaten hücumda pek de sorun yaşamayan bir takımdı. Rafael van der Vaart, Hakan, Lasogga; bunlar zaten oyunun hücum yönünü iyi oynayan adamlar. Defansta en azından eskisine göre biraz daha doğru hareket etmeye başlayınca Hamburg çıkışa geçti.

O.C.S: Ben Hamburg’da Lasogga’ya çok sevindim. Çok yetenekli ama bir türlü potansiyelini gösterememişti, nihayet çıkışa geçti. Çok genç sayılmaz gerçi ama yine de çıkış yapan gençlerden sayılır bu sene. Onların kralı Werner’le Meyer tabii. Sen ne dersin bilmiyorum?

F.Ö: Bu son dört haftada Max Meyer derim ben de. Hamburg’da son iki haftada patlama yapan bir futbolcu da Beister. Stuttgart maçında sonradan girip takımı ateşledi, 1 gol 1 asist yaptı. Geçtiğimiz haftasonu da 11 başladı yine 1 gol ve 1 asistle oynadı. Hamburg’da seyirciyle oynayan, takımı ayağa kaldıran, sahiplenen bir futbolcu uzun zamandır görmüyordum.

O.C.S: İyi hatırlattın bak ben unutmuştum. Bir anda toparlanıp coştular zaten.  Meğer ateşleyecek birini bekliyorlarmış. Hazır gençlere girmişken senin favorini atlamayalım bak. Nürnberg’den Drmiç?

F.Ö: Son hafta Stuttgart’a attığı gol beni biraz üzdü ama o gol ne kadar yetenekli olduğunun da ispatı.

O.C.S: Hiç beklenmedik adamlardan bence Modeste ve Sidney Sam gibi mesela, ya da sizin Maxim?

F.Ö: Maxim çok büyük işler yapıyor. Stuttgart onun sayesinde açık ara duran toplardan en çok gol bulan takım. Ne kadar doğru bilmiyorum ama Schalke ve Dortmund’un radarına girmiş, devre arasında veya sezon sonunda teklif gelecekmiş. Modeste ve Hoffenheim’ın gençlerine ne diyorsun?

O.C.S: Her ne kadar sen sevmesen de Hoffe Bundesliga’ya güzellik katıyor ya bence. Her maçları gollü,2 eğlenceli, yeri geliyor saçma sapan oluyor mesela. Leverkusen maçındaki saçmalık misal. O neydi be…

F.Ö: Fantom Gol… Ama ben orada kimseyi suçlamıyorum. Kiessling, kendisi en net gören adamdı.

O.C.S: Ben direkt onu suçluyorum valla. Gördü, üzüldü, “aa hakem yedi” diye düşünüp devam etti.

F.Ö: Evet, ondan başka da kimse anlamadı. Ne itiraz eden, ne de gol diye sevinen vardı hakem golü verene kadar. Hakemin sonraki hareketlerine ne demeli? Üstüne bedava penaltı vermeler, maç berabere bitsin diye uğraşmalar…

O.C.S: Ya koskoca Brych’e hakikaten yakışmadı. Bayağı bayağı saçmaladı çünkü ve önce iptal, sonra vermek falan, ohoo…

F.Ö: Bu arada bugün ligin resmi sitesinde haftasonundaki maçla ilgili bir haber gördüm. Hoffenheim, Bayern’e karşı da “Hurraa”-Futbol oynayacak diye manşet atmışlar. Dediğin çok doğru, adamlar bu hücum futboluyla lige hava kattılar. Bayern maçı da 8-7 biterse şaşırmam artık.

O.C.S: Onu diyecektim şimdi. Yine saçma bir skorla bitebilir. Aslında Modeste ve Firmino ikilisine buradan dalmak lazım. Onlarla savunma oynanmazdı, tamamen yüklenen bir anlayışla zevk veriyorlar hiç değilse. Son maç Salihoviç sol bekti galiba, hiç niyeti yok yememeye. Peki başka sorum var sana. Sence bu tip adamlar, Firmino, Modeste, Sam, Maxim, Nico Müller ne kadar gidebilir böyle? Çünkü giderlerse sonuna kadar lig bayağı acayipleşecek.

F.Ö: Bu sene lig çok güzel gidiyor. Sakatlık yaşamazlarsa form grafikleri hep yüksek kalacak gibi. Sezonun sonu dünya kupası. Gevşeyeceklerini düşünmüyorum. Özellikle Sidney Sam, Max Kruse gibi isimlerin en azından takımla birlikte Brezilya’ya gitme şansı var. Dışarıdan bakınca Bayern alıp başını gitti gibi gözüküyor ama maçlar çok çekişmeli. Berlin karşısında galip gelmeleri tamamen şanstı. Şans demeyelim de Götze, Mandzukic gibi isimlerin joker olarak oyuna girmesi.

O.C.S: Götze’yi de ilk sohbette yedik bitirdik, adam bize inat çatır çatır başladı, gerçi o zaman hayal kırıklığıydı.

F.Ö: Evet, sonuçta sakatlıktan çıktı ve yeni form tutuyor. 2 haftadır da Bayern’i ipten alıyor. Ama hepsinin ötesinde Bayern’de bir kişi var, Ribery. Ne diyorsun ona?

O.C.S: Ribery’yi her gördüğümde burada canlı izlediğim için ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum bu sezona kadar ama geçen sezonun ortasından beri insanlık dışı oynamaya başladı. Keza Robben de öyle. Sanki kendi içlerindeki bir sorunu halledip sadece futbola odaklandılar gibi geliyor.

F.Ö: Jupp etkisi olabilir mi? Bu sene de Pep’le zirveye çıkıyor performansları.

O.C.S: Jupp’un büyük etkisi var bence de.

F.Ö:  Augsburg’a ne demeli? Onları da fazla mı övdük ne?

O.C.S: Sorma ya övdüğümüzden beri dört maçta bir puan? Gerçi çok kötü oynamıyorlar, öne de geçiyorlar ama ritimleri bozuldu.

F.Ö: Bir türlü galibiyeti koruyamıyorlar, her maçı öne geçip kaybettiler herhalde. Ama Schalke karşısında 1-0 öndeyken 10 kişi kaldılar. Üstüne de penaltı… Bu kadroyla o maçtan puanla çıkarmalarının imkanı kalmamıştı o dakikadan sonra. Schalke için var mı diyeceğin bir şey?

O.C.S: Ne diyeyim bilemiyorum ki… Bu kadar absürt savunma anlayışı nasıl oluyor ben anlamıyorum.

F.Ö: Ben bu sefer Aogo’ya taktım. Çok lafa gerek yok, adam tek başına Schalke’nin sol tarafını felç ediyor. Düz, kötü oynuyor.

O.C.S: Sol dedin bak, son maç misal. Ya zaten savunmayı hiçbir türlü yapamıyorsun, en büyük olayın hücum. Gidip Dortmund maçına 3 sol bek, 7 savunmacı oyuncuyla çıkıyorsun içeride. Ben Keller’in ne istediğini hala anlamadım.

F.Ö: Elindeki kadro çok iyi, eninde sonunda gol atıyor. Takıma şu anda ekstra etkisi olmuyor. Tek pozitif tarafı Max Meyer gibi gençlere forma vermesi.

O.C.S: Aynen, hiç değilse onu kazanıyor. Hannover’e ne diyorsun?

F.Ö: Bizim son sohbetten sonraki haftaların en kötü takımı. Ayrıca ilginç bir özellikleri oldu. Bundesliga 1-2-3’de deplasmanda gol atamayan tek takım. Evlerinde iyiler, çok agresif oynayıp seyirciyle kazanmaya çalışıyorlar. Zaten genelde ligin en agresif, en çok kart gören takımı herhalde. Ama son 4 haftada sertlik işlerine yaramadı. Umarım düşmezler. Ama şu andaki formları hiç iyi değil.

kevin-trapp

Kevin Trapp

O.C.S: İç saha efsanesi de dağıldı son iki maçta mesela. Ben en iyi gollerden önce ayrı başlık olarak kalecilere de girişelim derim. Geçen sefer savunmalara çok geçirdik, 100+ maç arka arkaya 0-0 biten maç yok, çok gollü lig falan eyvallah da, şu genç kaleci havuzu çok heyecan verici.

F.Ö: Evet bu kadar çok gol atılan ligde kaleciler nasıl iyi olur diye gelebilir insanın aklına ama gerçekten çok iyiler. M’Gladbach’tan ter Stegen, Dortmund maçını kazanan adam. Onun dışında birçok maçta takımı ipten aldı. Frankfurt’tan Kevin Trapp de iki senedir benim favorim.

O.C.S: Leno da üst düzeyde misal.

F.Ö: Evet çok büyük payı var Leverkusen’in şu anki durumunda. Ligin tek 0-0 biten maçında Freiburg’un kalesindeki Baumann’dan da çok şey bekliyordum. Ama bu sene ona da bir şeyler oldu. Takımla birlikte çöktü herhalde.

O.C.S: Ona şimdi ben de girecektim, çok sevdiğim ve beğendiğim adamlardan ama son hafta olanlar felaket, bayağı da güven kırıcı.

F.Ö: Daha çok genç, ama bu avantaj mı yoksa dezavantaj mı bilmiyorum.

O.C.S: Umarım düzgün bir mentörü vardır ki Almanya’da olmayacak da nerede olacak?

F.Ö: Böyle durumları düşününce aklıma Enke geliyor.

O.C.S: Ben de onu düşündükçe kötü oluyorum hala be.

F.Ö: Aslında Enke’nin bu yeni jenerasyon kalecilere önemli bir katkısı var. Artık kaleciler Schumacher veya Kahn gibi çizgide estetik kurtarışlar yapan adamlar değiller. Geride oyunun içindeler. Edwin van der Sar’dır bu tip kaleciliğin en güzel örneği. Enke ve sonrasında Almanya da bu tip kaleciler çıkarmaya başladı.

O.C.S: Yenilerin neredeyse hepsi bu tanıma uyuyor hakikaten.

F.Ö: Bunu Türkiye-Hollanda maçında düşünmüştüm. Hollanda kalecisinin atılan her ara topta Türkiye’nin hücumculardan önce müdahale etmesi… Olcay’ın mı öyle bir pozisyonu vardı?

O.C.S: Kim olduğunu net hatırlamıyorum ama dediğin pozisyonu hatırladım. Cillesen alanı çok iyi kullanan bir kaleci zaten. Sadece ceza sahası değil, çevresine de hükmediyor, o da aynı tip.

F.Ö: Evet, bu sayede savunma da daha önde oynayabiliyor. Almanya da bu sistemi uygulamaya çalışıyor, bu nedenle de kaleciler bu tipte yetişiyor.

O.C.S:  E madem öyle yedik içtik, gollerle cila atalım mı?

Ozan Can Sülüm

Ronny (Hertha) vs Hannover – 8. Hafta

Van der Vaart (Hamburg) vs Nürnberg – 8. Hafta

Müller (Bayern) vs Mainz – 9. Hafta

Höger (Schalke) vs Hoffenheim – 7. Hafta

Ben Hatira (Hertha Berlin) vs Mainz – 7. Hafta

Fikret Özer

Lewandowski (Dortmund) vs Freiburg – 7. Hafta

Hahn (Augsburg) vs Leverkusen – 10. Hafta

Hlousek (Nürnberg) vs Bremen – 7. Hafta

Tolgay (Hamburg) vs Nürnberg – 8. Hafta

Drmic (Nürnberg) vs Stuttgart – 10. Hafta

Bonus Goller

Elia (Bremen) vs Nürnberg – 7. Hafta

Szalai (Schalke) vs Augsburg – 8. Hafta

Volland (Hoffenheim) vs Mainz – 8. Hafta

Abraham (Hoffenheim) vs Schalke – 7. Hafta

  1. Marwijk geldikten sonraki 4 maçta 13 gol atıp 5 gol yediler. Marwijk öncesi 6 haftada 10 gol atıp 17 gol yemişlerdi. []
  2. Toplam 25 gol atıp 23 tane de yemişler. Hoffenheim maçlarında maç başına 4,8 gol oluyor. []